Lizbon’ a Gece Treni ”Lizbon’a Gece Treni” .. Okuma süresince , acaba ben olsan ne yapardım, nasıl tepki verirdim, kararım ne yönde olurdu acaba yapabilirmiydim, yaparmıydım dedim durdum. Kitap işleyiş açısından hem çok değişik hem de zor bir kitaptı. Tam bir çetin cevizdi denilebilir. Her cümlede bunu unutmasam dedim, kafama kazınsa dedim, bir an önce bitse dedim, bitmese dedim. Eğer boş zamanlarınızda ne yapıyorsunuz sorusuna; kitap okurum diyenlerdenseniz , bu kitabı okumayın derim…Gerçekten kitap okumayı sevenler içinse bulunmaz bir okuma deneyimi…Oldukça zorlayıcı metinler vardı içinde, bazılarına geri döndüm hatta…İşin tuhafı, bir macera kitabı değil, polisiye değil ama insanda ne olacak acaba duygusu uyanıyor.Dil çok akıcı, İlknur Özdemir’in çevirisi mükemmel ama kitap akmıyor, içindeki felsefi çıkarımlar sizi düşünmeye kendi çıkarımlarınızı yapmaya zorluyor ve zorla sizi de Lizbon’a giden gece trenine bindiriyor… Hele bir de benim takıntılarım da işin içine girince kitabın okunma süresi de uzadı. Prado, Berlioz dinlemiş, bul buluştur dinle bakalım, Assam çayı içermiş acaba tadı nasıldı diye merak et… neyseki English Break feast çayı Assam çayı ve Seylan çayının karışımıymış da az çok tanıdık bir tat çıktı:))Bazı notlar aldım, en azından beni etkileyen cümleler burada kayda girsin diye… Mesela şu söz , ne kadar doğru dedim okurken, nasıl yerinde bir tespit…”Aşağılanmaktan daha kötü bir şey olabilir mi?en dayanılmaz acı bile onun yanında hiçti”. Ya da şu…”Ölümlü olduğunu hatırla ve hayatı ıskalama” Peki bu… ”Okuyan insanlar vardı, bir de ötekiler. İnsanlar arasında bundan daha büyük bir fark yoktu”. Bir de bu…” Bizim sorunumuz , hayata kuş bakışı bakamamamızdan” Bir kelimenin peşinden , tüm hayatını bırakıp, Lizbon Trenine binip, bu sırada içsel yolculuğunu yapan bize de yaptıran bir adamın hikayesi… En büyük din sadakat diyen bir kelime kuyumcusunun hikayesi… Kısaca Lizbon’a Gece Treni kitap gibi bir kitap…
Benzer Yazılar-
Archives
- September 2018
- July 2018
- August 2017
- April 2017
- March 2017
- February 2017
- December 2016
- September 2016
- August 2016
- July 2016
- June 2016
- January 2016
- September 2015
- April 2015
- June 2014
- May 2014
- March 2014
- January 2014
- October 2013
- July 2013
- April 2013
- December 2012
- November 2012
- October 2012
- September 2012
- August 2012
- July 2012
- June 2012
- May 2012
- April 2012
- March 2012
- February 2012
- January 2012
- October 2011
- September 2011
- August 2011
-
Meta
”Okuyan insanlar vardı, bir de ötekiler. İnsanlar arasında bundan daha büyük bir fark yoktu”. güzelmiş..
atalet..
Oltadaki aynı cümleye takılan bir okuyan ahbap balık daha işte:)) Yaşasın okuyan balıklar…
Kitap gerçekten de güzeldi…Sanırım bir süre sonra sadece Prado’nun metinleri için bile tekrar ele almak geerekebilir…
çok güzel cümleler bunlar
kitap güzelmiş senin yorumunu okumak da çok güzel
teşekkürler
Kitap alındı ama henüz başlayamadım.Yorumunu merak ediyordum ama birazda korkuyormuyum ne başlayamadım bir türlü sanki bu kitaba hazır olmak gerekiyormuş gibi hissettim.
Nazpek, gerçekten de bu kitaba hazır olmak gerekiyor inan… Bazı metinlerde kendimi başa dönmek zorunda hissettim…